Skip to content Skip to footer

Aile İçi İletişim Hakkında Herşey

Bir başka yazımızda toplumu oluşturan en küçük yapı taşının aile olduğunu söylemiştik. Nasıl toplumlar adeta bir mozaik gibi farklı kültürlerden oluşuyorsa, toplumun en küçük yapı taşı olan aileler de farklı kişiliklerden oluşmaktadır. Bu farklı kişiliklerin bir araya geldiği ailelerin de yaşayış tarzı birbirinden farklı olmaktadır. Aileleri biz üç gruba ayırırız: Demokratik, kopuk ve İç içe aileler.

Demokratik Aile

Demokratik aileler, sağlıklı aile olarak tanımlayacağımız grupta yer alırlar. Demokratik ailelerde adından da anlaşılacağı üzere karar verme mekanizması tek kişinin elinde değildir. Aileyi ilgilendirecek kararları belirleyen kişi tek değildir. Aile üyeleri toplanır ve alınacak kararı oy çokluğuyla ve eğer mümkünse oy birliğiyle alırlar. Herkesin söz hakkı vardır ve kimse yaşı doğrultusunda küçümsenmez ve ötekileştirilmez. Ailelerde olmazsa olmaz olan şey, belirli yazılı olmayan kuralların varlığıdır. Bu kurallar yazılı değildir ancak ailenin tüm üyeleri kuralları bilir. Örneğin; zorunlu haller dışında tüm aile üyelerinin akşam yemeğinde sofrada olması yazılı olmayan bu kurallardandır. Ancak akşam yemeğinin kaçta yeneceğini demokratik ailelerde tek kişi kararlaştıramaz. Herkesin fikri sorulur ve bu doğrultuda ortak bir karar alınır.

Aile Üyelerinin İhtiyaçları Önemlidir

Demokratik ailelerde aile üyelerinin fikirleri kadar ihtiyaçları da önem arz eder. Ailede alınacak karar için aile üyelerinin ihtiyaçları konusunda görüşülür ve sonra karar verilir. Örneğin; ailede bir tane araç vardır ve eskimiştir. Artık aracın değişim zamanı gelmiştir. Herkes değişim konusunda hem fikirdir ancak aracın özellikleri konusunda fikirler değişecektir. Ahmet, demokratik bir babadır ve herkesin fikrine değer vermektedir. Ahmet, artık ailenin büyüdüğü ve küçük bir araç yerine bir sedan araç almayı düşünmektedir. Eşi Zeynep ise eski aracın bagajının yazın tatile çıkarken hazırladığı bavullara yetmediğini ve yeni alınacak aracın bagajının daha büyük olmasını istemektedir. Çocukları Begüm ve Kaan ise arka koltukta otururken bazen canlarının sıkıldığını ve müzik dinlemek için USB bağlantısı olan bir araç istediklerini söylerler. Eğer bu ailemiz demokratik bir aile olmasaydı muhtemelen sadece Ahmet’in dediği olacak ve araç Ahmet’in istekleri doğrultusunda alınmış olacaktı.

Fikir ve İhtiyaçta Ortaklık…

Demokratik olan ailemiz, kararı ortak fikir ve ihtiyaçlar doğrultusunda alacaktır. Buna göre ailemizin aracı hem Ahmet’in istediği gibi sedan hem Zeynep’in istediği gibi büyük bagajı olan, hem de çocukların istediği gibi USB bağlantısı olan bir araç olacaktır. Aile ortak şekilde karar verir ve hep beraber internetten araç araştırmaya başlarlar. Biraz önce verdiğimiz örnekteki ailede anne ve baba, çocuklarının da fikirlerini almaktaydı. Eğer anne ve baba, devamlı şekilde kendi fikir ve kararlarını hayata geçirmeye kalkarsa ve çocukları üzerinde baskı ve hakimiyet kurarsa, çocuklarda öfke, huzursuzluk, gerginlik, çatışma ve çocukların ruhsal durumlarında bazı bozulmalar ortaya çıkacaktır. Demokratik ailelerde liderlik görülmeyeceği düşüncesi kesinlikle yanlıştır. Demokratik ailelerde de diğer aileler gibi lider vardır ancak liderin görevi, kararı tek başına vermek değildir. Bunun yerine, aile üyelerinin ortak fikir ile aldığı kararı uygulama ve uygulamayı yönetme konusunda sorumluluk almaktadır.

Kopuk Aile

Kopuk aileler ise sağlıksız ailelerdendir. Aile üyelerinin arasında sıcak bir bağ yoktur. Aile üyeleri birlikte zaman geçirmekten kaçınırlar. Biraz önce verdiğimiz örnekteki aile üzerinden konuşalım. Ahmet, akşamları eve diğer aile üyelerinin uyuyacağı saatte gelmektedir. Akşamları iş çıkışında işyerinden arkadaşlarıyla zaman geçirir ve alkollü şekilde eve gelir. Eve geldiğinde yatmak üzere olan eşi ve çocuklarıyla diyalog kurmadan yatak odasına gider ve uyur. Eşi Zeynep ise çocuklarının eline birer tablet vermiş ve gününün büyük kısmını sosyal medya hesabı ile ilgilenerek geçirmektedir. Çocuklar da arkadaşlarıyla zaman geçirir ve eve geldiklerinde de odalarına çekilirler. Kısacası aile üyeleri birbirleriyle hiç zaman geçirmez ve sanki evi paylaşan dört ev arkadaşı gibi ayrı hayatlar yaşarlar.

En Azından Haftanın 1-2 Günü…

Bu konuda en çok duyduğumuz yakınma, evin babasının yoğun çalışma hayatı sebebiyle, evin annesinin tüm gün ev işlerini yapması sebebiyle, çocukların da ders yükü sebebiyle birlikte zaman geçirmeye fırsat bulamadıklarıdır. Ancak bu kesinlikle geçerli bir bahane değildir. Birlikte zaman geçirmek için her an birlikte olmak gerekli değildir. En azından haftanın bir veya iki günü birlikte zaman geçirmek bile aile bağlarını kuvvetlendirecektir. Kopuk ailelerde aile üyelerinin arasında dayanışma da yoktur. Bir aile üyesinin sorunu olduğunda demokratik ailelerde bu sorun diğer aile üyelerini de ilgilendirecektir ancak kopuk ailelerde bu durum söz konusu değildir. Bir aile üyesinin yaşadığı soruna diğer aile üyeleri tepkisiz ve donuk kalabilirler. Aile üyelerinin iletişimi oldukça sağlıksızdır. Evde hiç tartışma yoktur ve aile üyeleri birbirlerine seslerini dahi yükseltmezler. Birçok kişinin düşüncesi bu ailenin sağlıklı bir aile olduğu yönündedir ancak bu kesinlikle yanlış bir düşüncedir. Aile üyeleri arasında diyalog olmaması da ailede şiddet unsuru olması ve öfke ile yönetilen bir aile olması kadar sorunlu bir durumdur.

İç İçe Aile

İç içe aileler aslında kopuk ailelerin tam tersi mekanizma ile çalışır. Kopuk ailenin tersi olması sağlıklı bir aile olduğu anlamına gelmez. İç içe aileler de sağlıksız ailelerdendir. Bu aile tipinde aile üyeleri birbirlerinin hayatına çok fazla olmak üzere karışmaktadır. Ailede bireysellik söz konusu dahi değildir. Kimsenin özel hayatı yoktur çünkü aile üyeleri birbirinin özel hayatına müdahale etmektedir. Bu ailelerde bağlılık ile bağımlılık arasındaki çizgi bilinmemektedir. Bağlılık, aile yapısında mutlak olması gereken bir özellik olmasına rağmen bu ailelerde üyeler birbirine bağımlı haline gelmiştir. Bu bağımlılık aynı bir madde bağımlısının bağımlısı olduğu maddeye karşı hissettiklerini aile üyesine hissettirmektedir. Örneğin; yukardaki örnekteki Kaan, annesine bağımlı hale gelmiştir. Kendi başına hiçbir işini yapamaz. Sabahları okula gidecekken annesi Zeynep kıyafetlerini hazırlar, ayakkabılarını bağlar, eve gelince çantasını boşaltır ve onun yerine ödevlerini yapar. Zeynep bir süreliğine rahatsızlığı sebebiyle Kaan’dan ayrı kaldığında Kaan işlerini yapamaz ve hayatını sürdüremez hale gelir. İşte bu tip ailelerde bağlılık ve bağımlılık kavramı birbirine karışmıştır.

Sağlıklı ailelerde sağlıklı iletişim vardır. Demokratik ailelerde sağlıklı iletişim var olduğu için sorunlar kolaylıkla halledilir ve aile içi kararlar herkesi memnun eder. Kopuk ailelerde ise sağlıksız iletişim var olduğu için bazen tartışmalar dahi olmaz. Tartışmaların yaşanmaması bu aile tipinin ideal aile olduğu anlamına gelmemektedir. Bu ailelerde kişiler arasında iletişim çoğu zaman sıfıra inmiştir. Tam tersi olarak adlandırabileceğimiz iç içe ailelerde ise bağlılık aşırı hale gelmiş ve bağımlılık oluşmuştur. Her şeyin azı karar çoğu zarar prensibi adeta dile gelmiştir. Aile üyeleri birbirlerine hiç alan bırakmaksızın özel hayatlarını işgal etmektedirler.

klinik psikolog onur aydın kimdir? istanbul uzman psikolog

Mentalium Psikoloji Kadıköy psikolog alternatifleri arasında öne çıkan bir psikolojik danışmanlık merkezidir. Eğer aradığınız İstanbul psikolog seçenekleri arasında uygun fiyatlı, etik çalışan ve kurumsal bir merkez ise bizi tercih edebilirsiniz.

Mentalium Psikoloji © 2024. Tüm Hakları Saklıdır.