Bağımlılık, kişinin kullandığı maddenin zararlarını bilmesine rağmen yine de kullanmaya devam etmesi ile seyreden kronik bir beyin hastalığıdır. Kişi bir günde bağımlı olmayabileceği gibi tedavi sürecini de kısa bir süre içinde tamamlayamaz. Bağımlılık tedavisi hem bağımlılar hem de bağımlı yakınları açısından zor bir süreci temsil eder. Bu sürecin zor olmasının sebebi ise bu hastalığın doğrudan bir beyin hastalığı olmasıdır. Bağımlı olunan maddenin kullanımı ile beynin çalışma mekanizması birçok yönden değişir. Bu değişimle birlikte kişinin çevresi, sosyal statüsü, mesleki yaşantısı, kısacası tüm yaşamı da değişmektedir. Bağımlılık tedavisinin bu nedenle hafife alınmaması ve hem bağımlı hem de yakınları tarafından ciddiyetle karşılanması gerekir.
Bağımlılık Tedavisi Uzun Bir Süreçtir
Bağımlılık tedavisinin zor bir süreç olduğundan bahsettik. Bu destek zor bir süreci kapsadığı gibi uzun da bir süreci belirtmektedir. Birçok kronik rahatsızlığın tedavi sürecine göre bağımlılık tedavisi daha uzun sürer. Bağımlılık tedavisi için ideal süre 1 yıldır. Bu bir diğer kronik rahatsızlık olan depresyonda 20 seans (ortalama 5 ay) olarak düşünüldüğünde uzun bir süreç olarak görülebilir. Ancak bağımlılık tedavisi birçok ruhsal bozukluğu da eş tanılı şekilde beraberinde getirmektedir. Örneğin; alkol bağımlılarında ciddi bir düzeyde anksiyete bozuklukları görülebilir. Bağımlılık tedavisinde izlenen yol bu iki bozukluğun tedavisinin de aynı anda gerçekleşmesidir ki bu da tedavinin süresini uzatır.
Kayma Sık Yaşanabilir
Bağımlılık tedavisinin bir yıl civarında sürmesinin bir diğer nedeni ise bağımlılığın nüks etme olasılığı yüksek bir rahatsızlık olmasıdır. Bağımlılık, düzelme (remisyon) ve nüks etme (relaps) dönemleri ile süregelen kronik bir beyin hastalığıdır. Bu nedenle hem aileler hem de bağımlılar nüks yaşanırsa yani kişi tekrar kullanımı denerse umudunu kaybetmemelidir. Bu durum bağımlılık hastalığının ve bağımlılık tedavisinin olağan bir parçasıdır. Kişinin kullanımı denemesi sonucu kayma yaşamaması aslında daha güçtür. Önemli olan kullansa dahi tedaviye kaldığı yerden devam etmesi ve neden kayma yaşadığının detaylıca incelenmesidir. Bazı aileler nüks yaşanması durumunda bağımlılık tedavisi hakkında olumsuz düşünceler beslemeye başlarlar. Bu tutum kesinlikle yanlıştır. Bağımlılık tedavisi için amaçladığımız zaten remisyon süresinin mümkün olduğunca uzun tutulabilmesidir yani kişinin maddeden olabildiğince uzak kalmasıdır. Kayma süreçleri sebebiyle aksamaların yaşanması neticesinde bağımlılık tedavisi de bir yıl civarı bir süreye kadar uzamaktadır.
Sabırlı Olmak Gerekir
Bağımlının tedavi sürecinde hem aile hem de bağımlının kendisinin sabırlı olması gerekmektedir. Bazı durumlarda bağımlı kadar bağımlı yakınları da iyileşmenin hemen gerçekleştiğini düşünmektedirler. Özellikle tedavide 4-5 seans boyunca maddeden uzak kalış süresi sağlandığında aile üyeleri de artık tedaviye gerek kalmadığını düşünebilirler. Bu düşünce bağımlının tedavi sürecini ciddi şekilde etkileyecek ve kısa sürede bağımlı kullanıma geri dönecektir. Kısa süreli iyileşmeleri biz tam manasıyla iyileşme olarak görmeyiz. Bağımlılık tedavisi için konuşacak olursak erken iyileşmenin gerçekleşmesi için 6 ay, iyileşme ve tedavi sonu için de 1 yıl geçmesi gerekmektedir.
