Çocuklar ebeveynlerinden sevgiyi görmek ve bunu hissetmek isterler. Bir çocuk için çok pahalı bir hediyedense başını okşamak veya ona sarılmak verebileceğiniz en iyi hediyedir. O sizden sevgi ve ilgi ister. Size koştuğunda ve sarılmak istediğinizde ne işiniz olursa olsun işinizi bırakın ve ona sarılın. Onun uzattığı eli asla geri çevirmeyin. Avlat sevginizi göstermezseniz, zamanla sizin onu sevmediğinizi düşünecek ve size sarılmaktan vazgeçecektir. Peki çocuğunuz sizin onu sevmediğinizi düşünürse neler yaşayabilir? Bu durumu bir örnek ile açıklayalım.
Ben Sevilmeyen Biriyim
Cansu son zamanlarda yaşadığı olayların etkisiyle kendisini mutsuz hissetmektedir. Ancak bu mutsuzluğun sebebi sadece son dönemde yaşadığı olaylar mıdır? Geçmişin bir etkisi var mıdır? Belki de çocukluktan kalma bazı kötü anılar Cansu’nun yaşadıklarına tuz biber olmuştur. Çocukken babasının asla onu sevmediğini ve bir kez bile saçını okşamadığını söylemektedir. Hatta bu konuda bile kendisini suçlamaktadır. Cansu sevilmeye değer biri olmadığını düşünmektedir ve bu durum kendisine ciddi anlamda sıkıntı yaşatmaktadır. Herkes sevilmeyi ister çünkü bu duygu doğal bir gereksinim arz eder.
Sevilmek İstiyorsam İstediklerini Yapmalıyım
Hepimizin özgür iradesi vardır ve normal şartlar altında hiç kimse bize istemediğimiz bir şeyi yaptıramaz. Bazen de yapmak istemediklerimizi yapmak zorunda kalırız. Cansu da aslında çoğu zaman tasvip etmeyeceği şeyleri yapmaktadır. Cansu sevilmediğini düşünmektedir ve sevilebilmenin yolunu bulur. Eğer çevresindekilerin her istediğini yaparsa, o zaman insanların onu sevebileceğini düşünmektedir. Bir insan çevresindekilerin her istediğini yapabilir mi? Bu mümkün müdür? Aslında mümkün olmasının yanı sıra doğru mudur? Cansu sevilmeme hissi ile bu şekilde başa çıkmaktadır. Ancak Cansu’nun bu stratejisi çoğu zaman ters teper ve hayatındaki herkesin her istediğini yaparken ruhsal açıdan çok yıpranmaktadır.
Zaman Makinasıyla Geriye Dönsek…
Cansu’nun yaşamında zaman makinasıyla geçmişe gitme şansımız olsa ne yapılması gerekirdi? Babasının Cansu’ya zaman ayırması, ona sevgisini göstermesi ve hissettirmesi Cansu’nun yaşamını olumlu anlamda etkileyecekti. Babası ona sevgisini, ilgisini ve şefkatini gösterseydi Cansu belki yine bazı sorunları yaşayabilirdi ancak sevilmeme şeması bu denli güçlü olmayabilirdi. Unutmayalım, bir çocuğun en çok ihtiyaç duyduğu ebeveynlerin onunla ilgilenmesi ve onun sevgi ihtiyacının karşılanmasıdır.
Sevgi göstermeyi öğrenmek ne kadar önemli olsa da çocuklarla doğru iletişim kurmak da ebeveynler için diğer bir önemli konudur. Çocuğunuzla doğru iletişim kurmak için bilmeniz gerekenleri okumak için linke tıklayınız: https://mentaliumist.com/cocugunuzla-dogru-iletisim-kurabiliyor-musunuz/
Çocuklarınızla doğru bir iletişim geliştirdiğiniz, aile içi sevgi ve iletişimin güçlü olduğu bir senaryo kesinlikle hayal değil. Ancak detaylarını öğrenmek ve olası hatalarınızın farkın varmak için aile içi iletişimi anlattığımız yazımızı okuyabilirsiniz. Yazıyı okumak için https://mentaliumist.com/aile-ici-iletisim/ linke tıklamanız yeterli.
