Bağımlılık, kişinin bağımlılık yapıcı şey üzerindeki kontrolünü kaybetmesi ve bırakmak istemesine rağmen bırakamamasıyla karakterize ilerleyen kronik bir beyin hastalığıdır. Kumar bağımlılığı davranışsal bağımlılıklar kategorisinde değerlendirilmektedir. Kumar bağımlısı kişiler bağımlılık geliştikten sonra kumar oynamadıklarında kendilerini eksik, çaresiz, mutsuz, huzursuz ve gergin hissedebilirler. Bunlar kumar bağımlılığının yoksunluk belirtileri dediğimiz çekilme belirtileridir. Ancak bu belirtiler aynı zamanda depresyon belirtileridir. Kumar bağımlılığı ve depresyon arasında yakın bir ilişki mevcuttur. Bu ilişki daha çok kısır döngü şeklinde de açıklanabilir. Yazımızın devamında kumar bağımlılığı ve depresyon arasındaki kısır döngünün nasıl gerçekleştiğini inceleyeceğiz.
Derin Yalnızlık
Kumar bağımlısı bağımlılığın oluşma döneminde yüklü miktarlarda bir kazanç elde edebilir. Bağımlının başını döndüren bu kazanç aynı zamanda bağımlı için sonun başlangıcı niteliğindedir. Kayıpların gelmesiyle beraber bağımlı adeta bir soğuk duş etkisi yaşar ancak yine de kazanabileceği umuduyla oynamaya devam eder. Oynadıkça kaybeder ve kaybettikçe oynar. Kaybettikçe borçlar alır, borçlar aldıkça oynar ve yine kaybeder. Artık elinde avucunda bir şey kalmamıştır. Çevresinde borç isteyeceği kimse kalmadığı gibi aynı zamanda çevresindeki kişilerle aldığı borçları ödeyemediği için de ilişkisi bozulur. Çevresindekilerin birer birer eksilmesiyle yalnızlaşan kumar bağımlısı kendini derin bir yalnızlığın bir içinde bulur. Yalnız kaldıkça kumara daha çok sarılır çünkü tek dostu ve sırdaşı kumar olmuştur artık. Bu yeni dostuyla daha çok görüşmeye başlar ancak kumar gerçek dost değildir. Kumar gerçek bir dost değildir çünkü dostlar kişinin yaşamını olumsuz etkilemezler. Böyle bir durumda dost değillerdir zaten.
Çaresizlik Hissi
Kumar bağımlısı yalnızlaştıkça kendini daha çaresiz hisseder. Çevresinde çare olarak gördüğü kişilerin gidişiyle beraber kumar oynamak ve kaybettiklerini geri kazanmaktan başka çaresi kalmamıştır. Kaybettikçe umudunu da yitirir ancak bağımlılık öyle bir hastalıktır ki yine de oynamaya devam eder. Çaresizdir, geleceğe dair ümitsizdir ve hiçbir çıkış yolu kalmamıştır. Depresyonun belirtileri incelendiği zaman depresyondaki kişilerin de ümitsizlik, çaresizlik ve geleceğe dair olumsuz düşüncelerinin olduğu görülür. Zaten kumar bağımlısı da depresyondadır. Artık kumar oynamak bile zevk vermemektedir ona. İşte bu noktada köprüden önceki son çıkıştan çıkmak ya da köprüye girmek arasında gidip gelebilir. Köprü intiharı temsil eder. Depresyondaki kişinin yaşama dair tüm umutları tükenmiştir. Ya sonra?
Faydalar Faydasız, İmkanlar İmkânsız
Emrah’ın Unutabilsem şarkısında dediği gibi artık depresyondaki kumar bağımlısı için “Faydalar faydasız, imkanlar imkânsız” olmuştur. Bu noktada intihar gündeme gelir. Medyada zaman zaman gördüğümüz kumar borçları nedeniyle intihar aslında sadece borçlar değil depresyonun da bir neticesidir. Borçları ödemek için değil yaşamak için hiçbir umudu kalmamıştır intihar eden kişinin. Ölümü tek çare olarak görür ve kurtuluş onun için ölümdedir. Bir kurtuluş daha vardır aslında, o da profesyonel destek almaktır. Depresyon ve kumar bağımlılığı eş tanılardır yani bu iki sorun iç içedir. O zaman ikisinin de tedavi edilmesi gerekir. Bunu da ilaç tedavisi ve psikoterapi ile başarmaktayız. Hem kumar bağımlılığı hem de depresyon tekrarlayabilen ruhsal bozukluklar olsa da tedavide başarılı bir noktada olunduğunu belirtmemizde fayda var. Aslında ne faydalar faydasız ne de imkanlar imkânsız. Bu sadece bir şarkı sözü…