Evlilik, hepimizin hayatında önemli bir dönüm noktasıdır. Süresi değişmekle beraber bir flört döneminin ardından evlilik teklifiyle yeni bir dünyaya açılır kapılar. Nişan ve düğün telaşı derken çift sonunda balayında rahat bir zaman geçirebilir. Ardından eve dönüş zamanı gelir. İşte sorunların da başladığı kısım çoğu zaman burasıdır. Partnerlerin birbirlerinden ve evlilikten beklentileri çoğu zaman bir hayli farklıdır. İşte bu farklar kimi çift için rengarenk bir gökkuşağına kimi çift için ise bir kabusa dönüşür. Peki mutlu evliliğin sırları nelerdir? Uzun ve mutlu bir evlilik için ne yapmak gerekir?
Birbirinize Yalan Söylemeyin
Çiftler arasındaki sorunların temeli yalanlarla atılır. Bazen bu yalanlar günü kurtarmak için veya masum amaçlarla söylenebilir ama ne olursa olsun yalan ortaya çıktığında güven duygusu zedelenir. Çiftin arasına yalan girdiğinde bir kez daha söylenir mi kuşkusu da girer. Kısacası her şey yalancı çoban hikayesine döner. Ne olursa olsun ve amacı ne olursa olsun, partnerinize asla yalan söylemeyin. Her şeyi partnerinizle açık olmak kaydıyla paylaşın. Eğer sorunlarınız varsa ve ona hissettirmeden kendiniz halletmek istiyorsanız, bir çift olduğunuzu hatırlayın. Unutmayın; evlenirken hastalıkta sağlıkta, iyi günde ve kötü günde birlikte olmaya söz verdiniz.
Birlikte Zaman Geçirin
Gözden ırak olan gönülden de ırak olur, bunu asla unutmamalısınız. Çiftler flört ettikleri dönemlerde çok daha fazla vakit geçirirler ve bu süreç evliliğin ilk dönemlerinde de devam edebilir. Daha sonra özellikle de bebeğin doğumu ile beraber erkekler eşleriyle daha az vakit geçirmeye başlayabilirler. İstisnalar mümkün olsa da birlikte geçirilen zaman eskiye göre azalır. Burada erkeğin işyerinde sorumluluklarının artışı, daha çok para kazanma ihtiyacı veya eşiyle zaman geçirmek yerine arkadaşlarıyla zaman geçirmek istemesi genellikle etkindir. Ancak birlikte yapılan aktivitelerin sayısı ve süresi azaldıkça aile bağları da yavaş yavaş kopar. Bu sebeple mutlu evliliğin sırları içerisinde birlikte zaman geçirmek çok önemli yer tutar.
Partnerinizi Olduğu Gibi Kabul Edin
Partnerinizi belirli kalıplara sokmaya çalışmayın. O ayrı bir birey, siz ayrı bir bireysiniz. Onun tercihleri, onun zevkleri ve onun ihtiyaçları farklı olabilir. Onu sizin gibi biri yapmak isterseniz onun benliğini ele geçirmeye çalışırsınız ki ilişkiniz bu çabadan olumsuz etkilenir. Örneğin; eşiniz lahana yemeğini sevmiyor, siz ise bayılıyorsunuz. Ona zorla yedirmeye çalışarak başarılı olabilir misiniz? Zorla yediği halde mutlu olur mu? Bırakın lahana sevmiyorsa, o yemeği yemesin. Ortak zevk aldığınız yemeklere odaklanın. Onun ayrı bir kişiliği var, sizin ayrı bir kişiliğiniz var. Onu sizin kalıbınıza sokmaya çalışmak için evlenmediniz. Onu sizden farklı olduğu için sevdiniz. Çiftlerin evlilik öncesi yaptığı en sık hatalardan biri de diğer partneri değiştirme çabasıdır. Bu amaç doğrultusunda benzetilmeye çalışılan taraf zaman içerisinde benliğini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalır ve çoğu zaman tepki koyar. Bu tepkiler genellikle ağır tartışmalar ile sonuçlanır. Aşık olduğunuz kişiyi olduğu gibi kabullenin.