Psikolog Tavsiye Verir Mi?
Birçoğumuz zaman zaman yaşadığımız sorunları tek başımıza çözemeyiz. Bazılarımız sorunlarını yakın arkadaşlarına veya akrabalarına anlatabilir ancak bu çaba da en iyi ihtimalle onaylanmaktan öteye gidemez. Sonuç olarak sorun olarak kabul ettiğimiz şeyleri çözemez ve bu sorunların daha da ilerlemesine sebep olabiliriz. Bu zor zamanlarda bize yardım edebilecek kişiler ise psikolog ve psikiyatrist olarak adlandırdığımız ruh sağlığı profesyonelleridir.
Yakınımızdaki kişilerden farkları ise sorunlarımıza profesyonel olarak yaklaşmaları, duygularını katmamaları ve bizi yargılamamalarıdır. Sadece ifade ettiğimiz duygu ve düşüncelerimiz nedeniyle yargılanmadığımız ve suçlanmadığımız zaman bile kendimizi iyi hissedebiliriz. Bazen sadece anlatmak ve dinlenildiğini fark etmek dahi iyileştirici olabilir. Psikolog sizi dinleyen ve sorunlarınızı çözme noktasında size yardımcı olan kişidir.
Ancak psikolog tavsiye veren kişi değildir. Psikoterapi ise psikolog tavsiyesi ile ilerleyen bir süreç değildir. Eğer siz de sorunlarınızı çözme noktasında zorlanıyor ve bir uzman psikolog desteğine ihtiyaç duyuyorsanız, bize ulaşabilir ve uzman psikolog kadromuzdan destek alabilirsiniz.
Psikolog Tavsiye Vermez
Yukarda psikoterapi sürecinin psikolog tavsiyesi olmadığını belirtmiştik. Psikolog olarak tanımlanan meslek grubuna mensup kişiler de size asla tavsiye, öğüt veya akıl vermezler. Psikolog tavsiye veya akıl vermez çünkü zaten sizin aklınız vardır ancak sorunlarınızı çözme noktasında bazı verileri atlıyor olabilirsiniz. Uzman psikolog ile yürütülen psikoterapi süreci ilk olarak sizin sorunlarınızı yansıtan öykünüzün dinlenmesi ile başlar.
Psikolog sizi tanımak ister ve bununla alakalı size bazı sorular sorarak öykünüzü alır. Psikolog daha sonra sizin psikoterapi sürecinden beklentilerinizi öğrenir ki bu beklentilerin karşılanması konusunda yardımcı olması gerekir.
Bazen sadece çözüm odaklı bazen ise daha varoluşsal yaklaşılabilir. Hangi yönelim uygulanırsa uygulansın, psikoterapist olan bir psikolog tavsiye vermeyecektir. Buna gerekçe olarak da psikolog tavsiyesi alarak yaşamınızı devam ettirememe ihtimalinizi gösterebiliriz.
Bu durumu bir örnek üzerinden açıklayalım. Hande 30 yaşındadır ve yıllardır özgüven eksikliği yaşamaktadır. Gerek ailesiyle olan ilişkisinde gerek işyerinde gerekse ilişkilerinde hissettiği özgüven sorununun yansımalarını görmektedir. Erkek arkadaşı ilişkideki sorunların tamamını ona yüklemekte ve bu sorunların kendisinden kaynaklandığını her tartışmada belirtmektedir.
Bu söylemler Hande’yi çok kötü hissettirmesine rağmen Hande yine de ilişki sorunlarının tek sebebinin kendisi olduğunu düşünmektedir. Bunu artık kabullenmiştir ve bu kabullenme onun özgüven kaybına neden olmuştur.
Hande erkek arkadaşıyla ayrılırken dahi kendini suçlamış ve ayrılığa neden olarak kendi yaptıklarını göstermiştir. Hande bu kötü hislerin kendisinde yarattığı depresif duygudurum nedeniyle psikolog ile görüşmeye gelmiştir. Peki Hande psikolog tavsiyesi ile özgüvenini geri kazanabilir mi?
Bu soruya vereceğimiz cevap elbette ki hayır olacaktır. Hande uzun süredir devam eden ve kendisinde sorun yaratan kök inançlarını değiştirmek için elbette bir psikolog desteğine ihtiyaç duyacaktır. Ancak bu destek psikolog tavsiyesi almaktan ziyade bu kök inançların değişimi üzerine olacaktır. Özetle, psikolog tavsiye vermez çünkü tavsiye almaya alışan kişi kendi çözümlemelerini yapmaktansa başkalarına muhtaç hale gelecektir.
Psikolog Tavsiyesi Psikoloğa Bağımlı Hale Getirebilir
Psikolog tavsiye vermez çünkü tavsiye almaya alışan kişi bu kez de psikoloğa bağımlı hale gelebilir. Bu durum aynı birinden balık istemek yerine balık tutmayı öğretmesini istemek şeklinde açıklanabilir. Psikolog eşliğinde yürütülen psikoterapi seanslarında kişi yaşadığı olumsuz duygu ve düşüncelerini kendi başına nasıl değiştirebileceğini öğrenebilir.
Zaman zaman sorunlarımızı aşamadığımız için psikologlara ihtiyaç duyarız ancak tavsiye verdiği sürece ömrümüz boyunca karşılaşacağımız sorunlarda psikoloğa gitmeye de mecbur hale gelebiliriz. Bunun yerine ruhsal sorunlarımıza neden olan şemaların değişimi sayesinde biz artık bu süreci kendi başımıza da aşabileceğimizin farkındalığına varabiliriz.
Bazı kişiler yaşamları boyunca birilerine bağlı bir hayat sürmüşlerdir. Örneğin; çocukken ebeveynleri tarafından emir almaya alışmış bir çocuk okulda öğretmenleri tarafından yönetilmiş ve emir almaya devam etmiştir. Askere gider komutanından emir alır. İş yerinde patronundan emir alır, evlenir eşi tarafından yönetilmek ister. Bu örnekteki kişi hep birilerine bağımlı haldedir, sadece hayatındaki aktörler değişmektedir. Bu kişi psikoterapi sürecinde de psikolog tavsiye versin isteyebilir.
Ancak birilerine bağımlı bir yaşam her zaman kısıtlayıcı bir hayatın da göstergesidir ve değişmesi gereken bir süreci de işaret eder. Özetle, psikolog tavsiye vermez ve siz de psikolog ararken psikolog tavsiyesi alma amacınız varsa bu yazıyı okuduktan sonra bu amacı tekrardan değerlendirebilirsiniz. Hep birilerine bağımlı bir hayat mı yoksa duygularınızı, düşüncelerinizi, hedeflerinizi ve ideallerinizi kendi başınıza gerçekleştirebileceğiniz bir hayat mı istiyorsunuz?