5 Maddede Panik Bozukluk İle İlgili Doğru Bilinen Yanlışlar
Panik bozukluk, kişide bir anda ortaya çıkan ve kişide dehşet yaratma etkisine sahip olan kriz anları olan panik atak silsilesidir. Panik atak ansızın gelir ve giderek şiddetlenmektedir. Bir panik atak ortalama 20-30 dakika sürmektedir ve ardından kendi başına sonlanmaktadır.
Göğüste ağrı, çarpıntı, baş dönmesi, nefes azlığı, terleme ve titreme panik bozukluk belirtileri arasındadır. Bir diğer panik bozukluk belirtisi ise ölüm korkusudur. Peki panik atak ne kadar bilinmektedir?
Yazımızın devamında panik atak ve panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar hakkında incelemeler yapacağız. Eğer siz de panik bozukluk tedavisi almak isterseniz bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Panik Bozukluk İle İlgili Doğru Bilinen Yanlışlar Nelerdir?
Panik bozukluk kişinin yaşadığı herhangi bir tehdit ya da tehlike bulunmamasına rağmen yine de kendini tehlikede hissetmesiyle kendisini gösterebilir.
Bu ruhsal sorun kişinin tehlike veya tehdit algısıyla alakalıdır diyebiliriz. Kişiler ortada bir sorun olduğunu bilmesine rağmen bu olumsuz düşüncelerden kurtulamazlar.
Panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar da bu ruhsal sorunun gelişimine ve devamlılığını sürdürmesine yol açabilir. Bu sebeple yazımızın devamında panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar nelerdir sorusuna cevaplar arayacağız.
Panik Atak Sırasında Kontrolü Kaybedip Delireceğim
En sık panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında kontrolü kaybederek delirme korkusu vardır. Panik atak esnasında kişi kendini kötü hissedebilir. Atak yaşarken kalp krizi geçiriyor olduğunu veya nefesinin tıkandığını hissedebilir. O an kötü şeylerin başına gelebileceğini de aklına getirebilir.
Ancak panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında olmasına rağmen panik atak esnasında kimse kontrolü kaybederek delirmez. Delirme ya da tercih ettiğimiz ifadesiyle gerçeklik algısının kaybı panik bozukluk dahilinde asla görülmemektedir.
Gerçeklik algısının kaybı şizofreni gibi psikotik bozukluklarda görülmektedir. Şimdiye kadar yapılan ulusal ve uluslararası çalışmalarda da panik atak ve psikoz arasında doğrudan ilişki bulunamamaktadır.
Kabul etmeliyiz ki panik ataklar sizi zorlayıcıdır, ancak kontrolü yitirip çıldırmanıza da yol açmamaktadır. Dolayısıyla panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında kontrolü kaybedip delirme korkusu önemli bir yer tutar. Ancak bu durum gerçekçi değildir.
Panik Atak Vücuda Zararlıdır
Panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında panik atağın vücuda zararlı olduğu düşüncesi de vardır. Panik ataklar vücuda zararlı değildir. Biraz önce de belirttiğimiz gibi ataklar esnasında kişi kendisini kötü hissedebilir.
Üstelik sadece kötü hissetmekle kalmayıp, göğüs ağrısı, nefes darlığı, sersemlik, bayılma hissi vb. belirtiler de yaşayabilir. Bayılma hissi olabilir ancak panik ataklardan kaynaklanan bayılmalar nispeten çok daha az görülmektedir.
Bayılma yaşanırsa da bayılmanın kendisinden değil başını sert bir zemine vurmaktan dolayı bedeni zarar görebilir ancak bu durum çok dolaylı bir etki yaratmaktadır.
Göğüs ağrısı ve kalp krizi geçirdiğine yönelik belirtiler kişinin atak sonrasında kalp hastalığına yol açmaz. Panik atakların dolayısıyla kalbe veya vücuda bir zararı yoktur. Bu durum sadece panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar sebebiyle oluşmaktadır.
Panik Bozukluk Yaşamamın Tüm Sebebi Ailem
Panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar içerisinde ailelerin sebep olduğu düşüncesi de vardır. Panik bozukluk için birçok neden vardır ancak tek bir nedenden bahsedemeyiz. Panik bozukluğun tam sebepleri henüz ortaya koyulamamıştır.
Ancak biyolojik, fiziksel veya sosyal sebeplerin bir araya gelerek bozukluğu oluşturduğunu düşünmekteyiz. Bu nedenle kişinin yaşadığı atakları tek bir sebebe bağlaması sağlıklı değildir. Panik ataklar hiçbir kişi tarafından oluşmaz.
Geçmişte yaşanan travmatik bir olayın neticesinde panik bozukluk tetiklenmiş olabilir. Örneğin; aile içi cinsel taciz vakalarında panik atakların ortaya çıkabildiğini söyleyebiliriz.
Diğer tüm anksiyete bozukluklarında olduğu gibi panik bozuklukta da bir yakının vefatı önemli rol oynayabilir. Özetle, atakların gelişimi birçok sebepten kaynaklanabilir, tek bir sebep gösterilemez.
Panik Bozukluk Alkol İle Bastırılabilir
Panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar içersinde belki de sonuçları bakımından en tehlikelisi de bu yanılgıdır. Panik bozukluğu yaşayan bazı kişiler yaşadıkları atakları doğru olmayan bazı yöntemlerle yatıştırmaya çalışırlar.
Bu yöntemler neticesinde ataklar yatışmadığı gibi daha da kötüleşebilir. Böylece alkol bağımlılığı sorunu da oluşabilir veya panik bozukluğun şiddeti daha da artış gösterebilir.
Örneğin; bazı panik bozukluk hastaları alkol kullandıklarında atakları yaşamadıkları veya daha hafif geçirdiklerini söylerler. Bu yöntemin işe yaradığını düşünerek daha çok alkol alabilirler veya atak yaşandığında alkole sarılabilirler.
Bu durumda gitgide daha çok alkol almaya başlarlar ki alkol bağımlılığına giden yola girilmiştir. Alkol bağımlılığı gelişmesi ile beraber kişi alkol almadığı zamanlarda yoksunluk belirtisi olarak da atakları yaşayabilir.
Özetle, panik bozukluk alkolle bastırılamaz, sadece kötüleşir. Bağımlılık yapan hiçbir madde panik atak sorununu çözmez, tam aksine, daha da arttırabilir.
Panik Bozukluk Öldürür
Panik bozukluk ile ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında ölümcül olduğu iddiası da vardır. Panik bozukluk ölümcül bir ruhsal bozukluk değildir. Panik atak esnasında kişi kendini olumsuz bazı duygu ve düşünceler içerisinde bulabilir.
Ancak bu durum panik bozukluk hastasının kontrolü kaybederek öleceğine işaret etmez. Panik atağın öldürdüğüne yönelik hiçbir veri yoktur.
Panik atak yaşayan kişi atak esnasında kalp krizi geçireceğini veya beyin kanaması gerçekleştiğini düşünebilir. Ancak panik atak aksine vücudun alarm haline geçtiği bir durum olduğu ve kişi kendini hastaneye acilen attığı için aslında tehlike içerisinde değildir.
Panik atak yaşayan kişiler o anda öleceklerini düşünmelerine rağmen aslında ölüme en uzak oldukları zamandadırlar. Bu nedenle panik atak yaşayan kişilerin yakınlarının da bu noktada bilgilenmiş olmaları önemlidir.
Aksi takdirde, panik bozukluk sorunu yaşayan kişilerin yakınları da telaşlanmakta ve panik atak hastasının atağı atlatması ile ilgili olumsuz etkilere sahip olabileceklerdir.